toplumsal yapı ve tarihsel dönüşümler adlı derste dönen bir batı muhabbetiyle laf açıldı:
-bizim batımızda diye batı diyoruz ama onlar da kendine batı mı diyor?
+kesin olarak onlar kendilerini batı addeder, hatta "batı paktı" kurulmuştur.
hocanın sözünü bitirmesiyle ben fikrimi paylaştım. bence "batı",

"doğu ayrımı biraz da atlasların, dünya haritalarının yerleşim düzeninden kaynaklanıyor. ya da bu çizimlerin temelini yapan bize göre batıdaki adamlar kendilerini "batı" tanımına tamamen oturtmak için böyle bir düzen kurmuşlar, haritada hep batıdalar.
oysa tam tersi de doğru değil mi? bizim batımızda avrupa,

avrupanın batısında amerika var. amerikanın batısında da japonya var! İşte bitti, demek ki japonya da göreceli olarak batıda ama haritalarda kocaman iki kıta bu iki devletin arasında.
burada "güneş ilk oradan doğuyor, onun için en doğu japonyadır" demek de doğru bir önerme gibi görünse de şu var: güneşin gördüğü ilk meridyen neden orada belirlendi? uydurulan harita kılıfına bir de kuş kondurup katmerli bir hale getirmiş olmazlar mı?
dünya küresel ve güneş etrafında dönen bir yapı olarak kaldığı sürece... yani köşesi kenarı olmadıkça... ve ispatlanmış gerçeğe göre sürekli batıya doğru yürünürse aynı noktaya gelineceğine göre... doğu neye göre doğu... batı neye göre batı?
(dip not tavsiye: benzer kelimeler, batı bildiğimiz yerle ilgili ayrıntılar... göz ucuyla kapağına bakmalı, derinlemesine okunmalı: Hangi Batı, Attila İlhan)